Dr. STONE ve hatırlattıkları

Biraz anime biraz “humanity”

Uzun bir süredir ne doğru düzgün dizi, film, anime izlemeye ne de roman, vs. gibi ciddi ciddi oturup kitap okumaya vaktim oluyor. Belki de çok şey yapmak isteyip, kalkışıp, zamanın 24 saatten ibaret olması ve sosyal medyada ölen vakitle beraber tarihin tozlu “keşke” sayfalarına gömülüyor.

Dr. Stone, nam-ı diğer Doktor Taş. Autodesk Sketchbook indirdim, ilk çizimim

Anime

Japon çizgi dizi diyebileceğimiz, bence Japonya’nın çizgi Holywood’u olan çok özel bir gösterim biçimi. O çizgiler, kağıdın üstündeki duygular, Manga’da ayrı Anime’de ayrı nasıl güzel yansıtılıyor değil mi? Tabi Japonya harici de ünlü olmayı başaran ve benim de sevdiğim Avatar: The Last Airbender’ı da bu kategoriye koyabiliriz sanırım.

Manga okur yazarlığım çok yok. Öte yandan anime izlemeyi çok severim. Anime serüvenim bir klasik olarak Death Note ile başlamadı. Çocukken televizyonda denk geldiğim animeleri izlemeyi severdim öyle başladım. Ancak, yoğun olarak lisans son sınıfta izlemeye başladım diyebilirim. Kendim başlıca sevdiğim ve tavsiye ettiğim animeler: Death Note, Naruto, Full Metal Alchemist, Bleach, Haikyu, Kuroko no Basket, Tokyo Ghoul, ve şimdilerde Dr. Stone! Bunların arasından beşini sırala derseniz Death Note, Full Metal Alchemist, Tokyo Ghoul, Naruto ve sanırım Dr. Stone derdim.

Nedir Bu Dr. Stone?

Kıyamet Sonrası Düzen

Bunun için öncelikle post-apocalypse (kıyamet sonrası, yani büyük bir felaket sonrası dünyayı ele alan) temasını irdelemek lazım.

Bilkent’te “Humanity” adı verilen ve hepimizin bir şekilde almak zorunda olduğu, benim içinse büyük bir mutluluk kaynağı olan, Plato’nun Devlet’inden Machiavelli’nin Hükümdar’ına, Cervantes’in Don Kişot’undan Kafka’nın hiakayerine, Nietzsche’nin notlarından, Gılgamış Destanı’na, İlyada’dan Descartes’a, J.J. Rousseau’dan Galileo’ya, Kant’ın ahlak anlayışı’ndan Marx’ın Manifestosu’na kadar çok geniş yelpazede dünya kültür birikiminin klasik eserlerinden istifade etmenizi sağlayan iki dönemlik rüya gibi bir ders var. Bu derste iyi bir performans gösterirseniz, dersin hocası sizi lisansta iken lisansütü bir ders için seçebiliyor. Benim seçildiğim dersin teması ise “Post-Apocalypse” idi. Bakın şu tesadüfe!

Her ne kadar dersi alırken düşünsel olarak zor bir dönemden geçtiğim için bitime bir aya kala (ayıp ettim) bırakmak zorunda kalmış olsam da (ah bunu kaç ders için daha yaptım bir bilseniz, sınırlarımı zorlamaktan asla geri durmadım, ama mükemmeliyetçiliğimi kontrol edemediğim için de çok kaybettim) dersin tüm kitaplarını okudum, ve nerdeyse tüm materyallerini bitirdim. Dersin içinde Jacques Derrida’dan Slavoj Zizek’e kadar pek çok düşünürün yazılarını gözden geçirme ve üstüne tartışma fırsatımız oldu. Bunun yanı sıra The Boys from Brazil, Children of Men gibi filmler üzerinden kritikler (ve ah tabi, sınıftaki Filistinli arkadaşımız Ahmed’in alın burada bu savaş senaryolarının en gerçeği diyerek bize Gazze’deki çocukların yıkılmış evlerini, kaybolmuş hayallarini gösterdiği o video ve acıdır ki her şeye konuşan biricik arkadaşların videoda bahsi geçen sayıların abartılı olabileceğini gibi en gereksiz noktayı tartışma çabaları…), The Last Man Standing (Davide Longo), The Road (Cormac McCarthy), The Slynx (Tatyana Tolstoya) gibi post-apocalyptic eserleri okuma ve inceleme fırsatım oldu. (Şu an düşünüyorum da harika bir dersti ya, ah gençlik, bir daha gelse bir daha alsam!) Ve tabiki daha fazlası…

Üzerine okuduğum ilgili romanlar (1984'ü de bu kategoriye sokabiliriz), izlediğim post-apocalyptic bilim kurgu filmleri (Equilibrium, Hunger Games, mesela Interstellar da bu kategoriye girecektir benim nazarımda ve daha niceleri), diziler (3%, Altered Carbon, The Expanse, The 100, ve daha niceleri) derken bu düşüncel zincirden kopamadım (tabi bunların bir kısmı yine kitaptan uyarlama). Zaten oldum olası ütopya/distopya eserlerini okumayı severim ve post-apocalyptic senaryolar da genelde distopyalar üzerinden resmediliyor çoğunlukla diye düşünüyorum.

Ve nihayet Dr. Stone

Gel gelelim Dr. Stone’a. Kısaca dünyada bütün insanlar ve bir başka tür daha taş oluyor ve birisi yaklaşık 3700 yıl sonra uyanıyor. İlginçtir ki bu da bilim aşkıyla yanıp tutuşan bir lise öğrencisi olan Senku! 6 ay kendi başına yaşamını sürerken ve diğer insanları taştan kurtarmanın çözümünü ararken olaylar gelişiyor. 21. yüzyıl dünyasını en baştan yeniden inşa ediyorlar. Çocuğun içinde her bilim dalından anlayan bir Walter Bishop var adeta. Öte yandan kurgu elbetteki mükemmel değil, bence bazı mantıksal noktalarda ciddi eksikleri var ama yine de post-apocalyptic bir dünyada bilimle medeniyeti yeniden inşa etmeye çalışan bu bilime tutkuyla bağlı genci görmek izleyenleri de heyecanlandırıyor.

Fakat benim zoruma giden, medeniyetin gelişiminin yine savunma ve silah geliştirme üzerinden hızlanması. Yaşadığımız dünyanın gerçeklerinden kopmadan bu acı gerçeği yüzümüze yüzümüze vurmaları biraz üzdü.

İlginçtir

Henüz insanlar uyanmışken, hemen kavgaya tutuşmaları ve bunun başlatıcılarının yine erkekler olması ise çok ilginçtir. Bütün okuduğum o eserlerde belki bilinçli belki bilinçsiz, erkeklerin fiziksel/beyin güç üzerinden kurmak istedikleri egemen dünya anlayışı, çok afederseniz huzurumuzun içine ediyor. Elbetteki tek cinsiyet üzerinden ilerlemiyor, ancak şunu söyleyebilirim ki geri dünyaların çoğunda ve belki geriliğin esas sebebi fikir özgürlüğünün eksikliği ile kadını ikinci plana iten testosteron fazlalığından başka bir şey değildi (animede tam olarak böyle diyemeyiz). Bunu anlamakta çok zorluk çeksem de içinde bulunduğumuz dünyada dünyanın dört bir yanındaki her seviyeden kadının içinde bulunduğu koşullar, Gılgamış Destanı’nda ehilleşmemiş Enkidu’ların saçtığı bu nefreti gözler önüne seriyor. Fakat sanırım yine Gılgamış gibi dostları oldukça bazı meseleler çözüme kavuşacak.

Yine A dedim, T ile bitirdim ve yazı “at” oldu.

Afiyet olsun,

Keyifli okumalar

--

--

Ortaya Karışık (Fatma Betul Dincaslan)
Ortaya Karışık (Fatma Betul Dincaslan)

Written by Ortaya Karışık (Fatma Betul Dincaslan)

FeBe/ Molecular Biologist and Geneticist / Bioinformatician/ Single Cell Assayist / Socially developed nerd

No responses yet